Kıranşal;HEDEFLERİMİZİ VE İDEALLERİMİZİ KAYBETTİK! FAİZİN DİBİNE DÜŞTÜK

Anadolu Gençlik Derneği (AGD) Hatay Şubesi tarafından “Kaybettiğimiz Değerler” konulu konferans düzenlendi. İlahiyatçı-Yazar Abdulaziz Kıranşal'ın konuşmacı olarak katıldığı program Antakya’da “Anadolu Gençlik Derneği Konferans Salonu”nda gerçekleşti. Yoğun ilginin olduğu programda İlahiyatçı Yazar Abdulaziz Kıranşal, yaşadığımız tüm sorunlarımızı Kur’an ve Sünnet penceresinden bakarak çözmediğimizi belirterek, “Bugün Müslümanlar olarak Osmanlı’dan sonra ideallerimizi, hedeflerimizi kaybettik” dedi.

Kıranşal;HEDEFLERİMİZİ VE İDEALLERİMİZİ KAYBETTİK! FAİZİN DİBİNE DÜŞTÜK
27 Şubat 2019 - 06:45 - Güncelleme: 27 Şubat 2019 - 06:55

Her şeyimiz Kur’an’a göre olmalı ama bugün öylemi mi? Hayır. Bugün ekonomimiz faiz ekonomik sistem, yönetim Fransız laiklik hukukuna göre, ticaret Alman borçlar hukukuna göre, evlilik İsviçre medeni hukukuna göre, yargı İtalyan ceza hukukuna göre, eğitim, adalet sistemi hepsi Avrupa Birliği uyum yasalarıyla, batı sistemine göre yönetiliyor. Sadece cenazemiz Kur’an’a göre!

İdeallerimizi hayata geçirebilmek için bugün neyimiz eksik? diye soran Abdulaziz Kıranşal, “Bir zamanlar buradaki gibi salonlarımız yoktu ki sohbet yapalım. Eskiden bir göz odada 10 nüfus yaşardık. Lastik ayakkabılarımız vardı. Ağabeylerimizin elbiselerini giyerdik. İmkân anlamında birçok sorun vardı ama huzur vardı, saygı vardı, hürmet vardı, mutluluk, ahlak vardı.

Şimdi birçoğumuzun evinin önünde arabası var. Her türlü imkâna kavuştuk, müdür olduk, ev sahibi olduk, Rabim bizlere sayıca kalabalık olmak imkânları verdi ama tabutun içinde yaşıyor gibi herkesle problemimiz var. Huzur yok. Herkes dertli kimi eşi, işi, ailesi evladı ile kime anne babası kayınvalidesi ile sorun yaşıyor. Hastanelerde psikiyatriye gitmek için günler öncesinden sıra numarası alınıyor.

MÜCAHİTLER ŞİMDİ MÜTEAHHİT OLDU

Peki, niçin bereket gitti, huzur gitti Ekonomik sıkıntılar çekmeye başladık hiç düşündük mü? Çünkü şükrü unuttuk, samimiyeti, ideallerimizi, hedeflerimizi kaybettik. Eski mücahitler şimdi müteahhit oldu. Sabah namazlarında camilerimiz boş kaldı. Hayatımıza giren ahlaksız diziler, yarışma programları, interneti bilinçsizce kullanmak, akıllı telefonlar hayatımıza yön verir oldu.

Bugün zina serbest olmuş, suç olmaktan çıkmış, ama önce Müslümanların evinde suç olmaktan çıktı. Bugün Türkiye’de yayınlanan dizilerin yüzde 99’u aldatma, şiddet, ahlaksızlıklar üzerine. Önce bunları evimizde düzelteceğiz, yani kaldıracağız.

Demek ki güç her şey demek değildir. O ruhu kaybedersek hiç bir şey yapamayız. Sayı, bina, yetki, güç olmalı ama ruh olmadığı zaman bir işe yaramıyor. O ruh olsa bugün bakkallarımızda, marketlerimizde içki satılır mıydı? İçki, zina, domuz serbest olur muydu? Piyango milli olur muydu? Bugün, kumarın isminde milli olması Allah’a milli isyan demektir.

Şimdi Allah’ın haram kıldığı ne varsa serbest. Eskiden bunlara tepki gösteriyorduk. Şimdi bunlara tepki de göstermez olduk. Toto; İslami ilimler fakültesi, imam hatip lisesi yaptırıyor. Arkasına da Toto’nu katkısı ile yani kumarın katkısı ile yazılıyor.

FAİZİN DİBİNE DÜŞMÜŞÜZ

Ev ‘ev kredisi’ ile alınıyor, Araba ‘araç kredisi’ ile alınıyor, düğün-mobilyalar ‘Evlilik kredisi’ ile, çocuk faizle okutuluyor, bayramda ‘bayram kredisi, kurbanda ‘kurban kredisi’, Ramazan’da ‘Ramazan kredisi’, hacda ‘Hac kredisi’ faizin dibine düşmüşüz. Lut kavmi sapkınlığı dernekleşti resmileşti, toplumsal cinsiyet eşitlik diye bir program çıkardılar en basit sıkıntısını söyleyeyim; öğretmen okulda çocuğa oğlum veya kızım diyemeyecek. Bu durumda Allah bu topluma yardım eder mi? Rabbimiz bunları sorduğunda ne diyeceğiz?

Faizsiz bir dünya olabileceği idealini, zulümlere son vereceğimize dair hedef ve ideallerimizi kaybettik. Böyle bir derdimiz kalmadı. Bunlar konuşulamaz bile oldu. Namaz, oruç, zikir, bunları yapacağız ama bunlarla da kalmayacağız. Ekonomimiz, faizsiz olacak. İslam birliğini önce evimizde kuracağız.

BUNLARI HEPİMİZE SÖYLÜYORUM, SİYASİ BİR ELEŞTİRİ OLARAK SÖYLEMİYORUM

Bu söylediklerimi bir görüşe, ideolojiye mensup olarak ve birilerini hedefe almak için söylemiyorum. Siyasi bir eleştiri olarak söylemiyorum. Kur’an Sünnet çizgisinden bakarak söylüyorum. Özeleştiri yapıyorum. Başka yöne çeken olursa ahirette hesaplaşırız. Bir Müslüman hassasiyeti ile hepimize söylüyorum. Hepimiz sorumluyuz.

 

Hz. Nuh Kur’an’da övülen ilk 5 peygamberden biri. Neden övülür? 950 sene mücadelesinde, kendisine inanan insanların sayısı az olmasına rağmen, idealinden, hedefinden vazgeçmedi. Biz de sayıya aldanmadan vazgeçemeyeceğiz.  İnsanlara hoş görünmek için değerlerimizden vazgeçemeyiz. Daha fazla insana ulaşacağız diye taviz veremeyiz. İslami söylemlerimizden düşüncelerden vazgeçemeyiz. Vazgeçilirse Allah o topluma yardım etmez.

Rabbimiz buyuruyor ki, Allah’ı zikirden yüz çevirirseniz sizi dar bir geçime musallat ederiz. Kendimize gelmeliyiz yoksa her türlü daralamaya uğrarız” diye konuştu.

YORUMLAR

  • 0 Yorum